Mersin’de yaşayan Ahmet Yeşildağ, 2013 yılında bir toplumsal paylaşım sitesinde okey oynarken Sevilay Saygın ile tanıştı. Yeşildağ, konutunu satıp parasını gönderdiği Saygın ile Bursa’nın Mudanya ilçesinde, dini nikah yapıp birlikte yaşamaya başladı. 4 ay sonra Yeşildağ, 2 milyon liralık mal varlığını Sevilay Saygın’a bıraktığını belirten vasiyet imzaladı. Bir gün sonra ise Saygın’ın isteği üzerine yeğeni olan Derya Mızrakçı ile resmi nikah kıyarak evlendi. Mızrakçı, evlendikten 2 saat sonra Aksaray’a dönerken, rahatsızlanan Yeşildağ, nikahın kıyıldığı gün kaldırıldığı hastanede kurtarılamadı. Yeşildağ’ın ömrünü yitirmesi ise kayıtlara, ‘doğal ölüm’ olarak geçti. Babasının acı haberini öğrenen Ali Yeşildağ, evrakı incelediğinde vasiyet ile nikah tarihini fark edip, savcılığa cürüm duyurusunda bulundu.
Mezarı açılıp otopsi yapıldı
Mezarı açılan Yeşildağ’dan alınan modüller incelenince, vefatının, tedavi emeliyle kullanılan ilaçta bulunan kodeinin fazla verilmesi sonucu zehirlenerek olduğu ortaya çıktı. Bunun üzerine Sevilay Saygın, oğlu Cihan Saygın (36), Derya Mızrakçı Yeşildağ ile annesi Beyhan Mızrakçı, cinayet suçlamasıyla gözaltına alındı. Cihan Saygın isimli denetim kuralıyla özgür bırakılırken, öteki 3 kuşkulu tutuklandı.
Bursa 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘tasarlayarak taammüden öldürme’
Suçlamaları reddettiler
Yeşildağ’ın vefatıyla ilgili 9 yıldır devam eden davada, yargılamaya devam edildi. Karar kademesine gelen duruşmaya tutuksuz sanıklar Sevilay Saygın ve Beyhan Mızrakçı katıldı. Daha evvelki duruşmalarda verdiği tabirini tekrarlayan Ahmet Yeşildağ’ın imam nikahıyla yaşadığı eşi Sevilay Saygın, Yeşildağ’ı zehirledikleri argümanını reddetti. Sevilay Saygın, “Ahmet Bursa’ya geldikten sonra daima hastalandı. Ben onu 4,5 ayda 28 defa hastaneye götürdüm. Kaldı ki imam nikahını bana Ahmet ile ablası Zeynep, ‘Biz de erkekle bayan nikahsız bir ortada olmaz’ diyerek baskıyla kıydırdı. Ailesine bir şey bırakmak istemediğini belirterek, mallarını benim üzerime kendisi zorla yaptı. Vefatı hastalığı nedeniyle gerçekleşti” dedi.
Derya Mızrakçı Yeşildağ’ın emekli sıhhat çalışanı annesi Beyhan Mızrakçı ise kızının Ahmet Yeşildağ’la evlenmesine evvel karşı çıktığını ancak Ahmet Yeşildağ’ın, “’Ben artık yolun sonundayım. Ben ölünce maaşım aileme kalacak. Onlara kalmasını istemiyorum, gereksinimi olan birine gitsin’ deyince, karşı çıkmadım. Kızımla evlendi. Benim Ahmet’e ilaç vermem, zehirlemem kelam konusu değil. Ben kimseye aspirin bile tavsiye etmeyen biriyim” sözlerini kullandı.
‘Annem ve teyzemin isteğiyle evlenmeyi kabul ettim’
Derya Mızrakçı Yeşildağ da annesi ve teyzesi üzere cinayet suçlamasını reddetti. Anne ve teyzesinin isteğiyle evliliği kabul ettiğini söyleyen Derya Mızrakçı Yeşildağ, “Evlilik evraklarımı yapıp Mudanya’ya geldim. Sonraki gün evlendikten iki saat sonra da Aksaray’a döndüm. Ben oradayken arayıp, Ahmet’in öldüğünü söylediler. Çok şaşırdım. Benim tek şansızlığım, eşimin evlendikten saatler sonra ölmesidir. Ben mantık evliliği yaptım. Ahmet bana, ‘dünya ahiret kızımdır’ kaygısı. Suçlamayı kabul etmiyorum” dedi.
Savcı, kararla birlikte tutuklanmalarını istedi
Duruşmada savcı temel hakkındaki mütalaasını verdi. Savcı, İstanbul İsimli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi’nden alınan raporda, Ahmet Yeşildağ’a tedavi hedefiyle verilen ilaçta bulunan kodeinin fazla verilmesi sonucu zehirlenerek öldüğü belirlendiğinden, Sevilay Saygın ile Beyhan Mızrakçı’nın ‘tasarlayarak adam öldürmek’ cürmünden müebbet mahpus cezasına çarptırılıp tutuklanmasını, Derya Mızrakçı Yeşildağ’ın ise beraatını talep etti.
Ahmet Yeşildağ’ın oğlu Ali Yeşildağ’ın avukatı da 2 sanığın planlayarak iştirak halinde maktulü öldürdüğü tüm belge kapsamında sabit olduğu anlaşıldığından, cezalandırılmalarını istedi.
Mahkeme heyeti, savcının mütalaası sonrasında sanıklara ve avukatlara savunma için ek mühlet vererek, karar basamağına gelen duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
