Uçak mühendisi Yiğit Eren Toku, 1 yıldır birlikte olduğu İvanna Toku ile geçen 18 Ocak’ta Ukrayna’nın başşehri Kiev’de evlendi. Pasaport vizesini uzatmak ve Kiev’e yerleşmek için gerekli süreçleri yerine getirmek maksadıyla 25 Ocak’ta Türkiye’ye gelen Yiğit Eren Toku, 4 Mart günü Ukrayna’ya gitmeye hazırlanırken Rusya’nın Ukrayna’ya saldırmasıyla Antalya’da kaldı.
Eşinden duygusal şiir
Yiğit Eren Toku, 1 ay evvel evlendiği eşinin Ukrayna’da savaşın ortasında kaldığını, kendisinin ise yanına gidemediğini söyledi. Eşiyle vakit zaman cep telefonuyla görüşebildiklerini söyleyen Yiğit Eren Toku, eşinin kendisine, ‘Seni seven ben değil kalbim. Seni arayan ben değil ellerim. Seni hasretle özlüyor arıyor gözlerim. Artık kalbim benim değil, sen benim gözbebeğim. Sana dokunmak için yanan ben değil yüreğim. Sevilen biri için Yiğit’ tabirlerinin yer aldığı şiir gönderdiğini, okuyunca yüreğinin acıdığını aktardı.
‘Konsolosluktan gelecek haberi bekliyoruz’
Yiğit Eren Toku, “Rusya’da eğitim aldıktan sonra Türkiye’ye geldim. Bir müddet sonra Ukrayna’dan iş talebi gelince oraya gittim. Orada teknoloji mühendisi olan eşim İvanna Toku ile tanıştım. Bir yıllık beraberliğimizin akabinde Ocak ayında nikah kıyarak evlendik. Şu anda Ukrayna’nın başşehri Kiev’de bombaların altında, daima sığınağa giriyor. Orada dehşet panik halinde. Orada öbür kimsemiz yok, ailesi ise Lviv’de yaşıyor. Yollar hücum altında olduğu için ailesinin yanına gidemiyor. Biz Türkiye konsolosluğundan gelecek haberi bekliyoruz” dedi.
‘Küvetin içerisini suyla dolduruyor’
Zor durumda olduklarını ve 3 gündür uyuyamadığını tabir eden Yiğit Toku, “Eşim sabaha karşı ağlayarak beni aradı. ‘Buraya bombalar düşüyor. Ben alt kata iniyorum’ dedi. Kendisinden daha sonra uzun mühlet ses alamadım ve çok korktum. Allah kimsenin başına bu türlü bir şey vermesin. Bir mühlet sonra kendisinden uygun olduğuna dair haber aldım. Kesinti olur diye küvetin içini suyla dolduruyor. Meskende bulunan yiyeceklerle duruyor. Şayet bir bombalama durumu yaşanmaya devam ederse alt kata ya da banyoya sığınıyor. Oranın duvarları kalın olduğu için kendisini koruyacağını düşünüyor” diye konuştu.
‘Gelecek hoş bir haberi bekliyorum’
Saldırının 10 gün öncesinde Ukrayna’nın doğu bölgelerine gidilmemesi konusunda daima ikazlar aldıklarını belirten Toku, “Biz başşehir Kiev’e atak geleceğini hiç düşünmemiştik. Rusya birinci olarak başşehre bomba atarak atağa başladı. Hasebiyle çabucak hava alanı kapandı. Eşimin de bu durumda kaçma bahtı kalmadı. Tek başına olduğu için ailesinin yanına gidemiyor. 3 gündür eşimle orta ara görüşüyoruz. Dışişleri Bakanlığı da eşimin Ukrayna’dan getirileceği konusunda yardımcı olacaklarını ve sıraya aldıklarını söyledi. Kesin tahliye tarihi yok. Gelecek hoş bir haberi bekliyorum. Ben burada, eşim orada kaldı. Kendisini çok merak ediyorum ve korkuyorum. Eşimin sağ salim bana ulaştırılmasını istiyorum” dedi.
‘Korkuyor ve daima ağlıyor’
Yiğit Eren Toku, eşine bombalamadan ötürü birçok vakit ulaşamadığını belirterek, “Bombalar daima düşüyor. Bizim oradaki konutumuz Kiev merkezine çok yakın ve savunma çizgisinin olduğu noktada yer alıyor. Büyük çatışmaların olduğu noktada. Oraya da daima bombalar düşüyor. Dünden beri 70’in üzerinde roketin düştüğünü ve patlama olduğunu eşim söyledi. Kendisiyle az evvel de temas kurmaya çalıştım. Kendisi bana sığınakta olduğunu ve karşılık veremeyeceğini söyledi. Korkuyor ve daima ağlıyor” dedi.
Duygusal video
İvanna Toku’nun eşine gönderdiği bir görüntüde ise “Merhaba tatlım ben uygunum seni çok seviyorum, özlüyorum. Beni merak etme, kavuşmayı bekliyorum. Şayet dehşetli sesler olursa banyoya kaçıyorum. Şiddetli patlamalarda meskenin altındaki sığınağa iniyorum. Ben bugün daha az korkuyorum ve kendimi daha çok denetim ediyorum. Seni çok seviyorum” sözlerini kullandığı görüldü.
