“Açık söyleyeyim, bilmiyordum. Dizi tutkunu bir arkadaşımın ihtarıyla haberdar oldum” diyen Barış Pehlivan, Cumhuriyet’teki köşe yazısında RTÜK’ün ikili standartını yazdı.
Arkadaşının kendisine “Acaba RTÜK neden TRT’nin dizisine de ses çıkarmadı” diye sorduğunu aktaran Pehlivan, “Kendisi de izliyormuş, geçenlerde final yapan ‘Kıbrıs: Zafere Doğru’ dizisinden bahsediyordu” dedi.
“Biliyorsunuz; RTÜK, Ayşenur Arslan’ın Türk Direnç Teşkilatı’na (TMT) yönelik kelamları nedeniyle Halk TV’ye ceza verdi. Münasebet, toplumun ulusal ve manevi bedellerinin aşağılandığı iddiasıydı” diyen Pehlivan şöyle devam etti:
“Peki…
Devletin yasası devletin kanalının kapısından giremiyor mu?
Öyle ya TRT 1’de ekrana gelen Kıbrıs dizisinin geçen yılki kısmına RTÜK neden kör oldu?
O kısımda EOKA önderi Sampson’ın Denktaş’ı başına silah dayayarak tehdit etmesinin KKTC’de nasıl infial uyandırdığı niye görülmedi?
Denktaş’ın danışmanlarından Sabahattin İsmail’in TRT’ye şu isyanı nasıl dikkate alınmadı:
“Geri zekâlı mısınız? Sampson kim ki Denktaş’ın başına silah dayayacak? Utanmadan bir de ‘gerçek bir varoluş hikâyesi’ diyorsunuz… Devlet galası bu saçmalıklar için miydi? Bu dizi varoluş uğraşımızı değil, insanları geriden vuran, sivilleri katleden eli kanlı Sampson’ı aklama ve kahraman yapmak için mi yapıldı? Korkak katil, bir yığın palavrayla davası için korkmadan gayret eden önderimiz Denktaş’ı silahla kaçıran bir kahraman olarak gösteriliyor…”
Sadece bu reaksiyon mi? Kıbrıs Ulusal Uyum Komitesi Lideri Yakan Cumalıoğlu da geçen hafta yaptığı açıklamada TRT’deki diziyi hatırlattı:
“Kıbrıs ulusal direnişinin sembol isimlerinden merhum Dr. Fazıl Küçük ve merhum Rauf Denktaş’ın çaresizlik ve acziyet içerisinde salya sümük ağlarken gösterilmesi, Lefkoşa sokaklarında elinde silahla ‘Kaçma Rauf’ diye bağıran Sampson’ın temsili olarak gösterilmesi o günleri hasbelkader yaşamış bizlerde infial yaratmış ve midemiz bulanmıştır. Sampson’ı dizinin assolisti üzere takdim ederken yaratılmış ‘Bereli’ diye isimlendirilen Rambo kılıklı birisi vasıtasıyla uğraşa ayar çekilmeye çalışılmış ve Kıbrıs uğraşı seyredenler nezdinde küçük düşürülmüştür.”
Neyse…
Belli ki RTÜK’te Seneca’nın şu kelamı işliyor:
“Yazılı olmayan kimi yasalar vardır ki yazılı tüm maddelerden daha güçlüdür.”