Konya’da geçen hafta cuma günü Selçuklu ilçesi Kosova Mahallesi’nde. kafe işletmecisi Murat D., bir mühlet flört ettiği, yaklaşık bir ay evvel işi bırakan eski çalışanı D.A.’yı arayıp buluşma teklifinde bulundu.
Murat D., Meram ilçesinde D.A.’nın çalıştığı iş yerine giderek onu arabasıyla aldı. Bir müddet sonra arabaya Murat D.’nin nişanlısı Sara D. ve Tuba D. de bindi.
İki bayan, D.A.’nın ellerini çamaşır ipiyle bağladı. D.A., daha sonra bir rezidanstaki stüdyo daireye götürüldü. D.A. burada, Sara D. ve Tuba D.’den azap gördü.
‘Arabadan atlarsan ip boynunu kopartır’
Bir mühlet sonra özgür bırakılan D.A., taksiyle Konya Eğitim Araştırma Hastanesi’ne gitti. Burada polise şikayetçi olan D.A., sözünde, “Bana ‘gel bu akşam otele gidelim’ dedi. Ben de ‘Nişanlınız Sara yanınızda değil mi? Sizin nişanlınız var’ diyerek durumu reddettim. Daha sonra çalıştığım kafenin önüne gelerek beni dışarıya davet etti. Arabaya bindim. Murat bana, ‘Birazdan Sara gelecek, sakin ol. Sana bir şey sorarlarsa yalnızca iki sefer Murat ile görüştük diye söyle’ dedi. Bu sırada Sara ile yanındaki arkadaşı gelerek otomobile bindi. Ellerimi çamaşır ipiyle bağlayıp, boynuma doladılar. Beni ‘Arabadan atlarsan ip boynunu kopartır’ dediler. Sonra bir rezidansın art kapısından girerek, kime ilişkin olduğunu bilmediğim stüdyo daireye götürdüler” dedi.
‘Murat bizim köpeğimiz, senin gibiler gelip geçici’
İfadesinde 2 bayanın kendisine azap yaptığını söyleyen D.A. ”Daireye girince benim elimi ve ayağımı bağladılar. Murat’ı daireden gönderip, beni sorguya aldılar. Bana, Murat ile aramda ne olduğunu sordular. Ben de yalnızca flört ettiğimizi söyledim. Bana ‘Murat bizim köpeğimiz, iç çamaşırına kadar biz alıyoruz. Senin gibiler gelip, geçici’ diye bağırmaya başladılar. Tuba beni darbetmeye başladı. ‘Bana bakire misin?’ diye sordular. Ben de ‘Evet’ dedim. Bana ‘Eğer palavra söylüyorsan seni öldürürüz’ dediler. Koltuğa yatırıp beni bağladılar. Elbiselerimi çıkarıp, elleriyle cinsel organıma dokundular. Makasla saçımı ve elbiselerimi kestiler. Tuba ve Sara paspas sopasını ikiye bölüp beni dövmeye başladılar. Sara paspasın sopasını cinsel organıma sokmaya çalıştı. Ben yalvardığım için yapmadılar. Bana Sara’nın ayaklarını öpmemi söylediler. Ben de ayaklarını öpüp, özür diledim. Bu anları da ikisi cep telefonu kameralarıyla kaydettiler. Sara, ‘Bıçakla boynuna imzamı atacağım’ diyerek boynumu çizdi. Evvel benim ayakkabılarımı dışarıya fırlatıp çıplak gitmemi istediler. Telefonumu istedim, vermediler. Sara, ‘Güvenlik kameraları çalışmıyor. Otomobilimiz da kiralık. Devlet benden yana hiçbir şey ispatlayamazsın. Sakın bunları kimseye anlatma. Ailen ile birlikte bu kenti terk edeceksin’ dedi” diye konuştu.
İkinci şikayette gözaltına alındılar
Şikayet üzerine polis tarafından gözaltına alınan şüpheliler, bir gün sonra sevk edildikleri adliyede çıkarıldıkları nöbetçi hakimlik tarafından hür bırakıldı.
Aynı gün M.K. isimli genç bayan da şüpheliler hakkında benzeri bir şikayette bulundu. Bunun üzerine yine gözaltına alınan 3 kuşkulu, bu defa ‘hürriyetten mahrum bırakma’, ‘eziyet’, ‘yaralama’ ve ‘hakaret’ cürümlerinden tutuklandı.